HÜSEYİN ALTININ RESİMLERİ VE HAYATI
Hüseyin ALTIN'ın Hayatı
Türkiye’nin önde gelen ama değeri pek fazla bilinmeyen Büyük Sanatçı Hüseyin Altın Erzurum' da dünyaya gelmiştir. Fakir ama mütevazı bir ailenin ortanca çocuğu olan Hüseyin Altın, 30 yıllık sanat hayatının dışında, çok çileli bir aile serüveni ile de daha küçük yaşlarda karşı karşıya gelmiştir. Küçük yaşlarda Erzurum’da çay bahçelerinde ve özel gecelerde sahneye ilk adımlarını atan sanatçı, kısa zamanda sesinin güzelliği ile kendini Unkapanı’nda bulmuş ve Türkiye’nin ilk çocuk sanatçısı olarak profesyonel yaşamına başlamıştır. Sesinin ve yorum gücünün yapımcılar tarafından fark edilmesi ile kendisine ait hayran kitlesi kısa zamanda onu zirveye çıkarır. Fakat şanssızlıklar ve Ailevi sorunları yüzünden bir çok zorluğa göğüs germek zorunda kalmıştır. Bu arada yakınları ve yapımcılar Hüseyin Altın sayesinde bayağı bir köşeyi dönmüşler ama bunun sanatçının kendisine hiçbir faydası olmamıştır. Sanatçı, efendiliği , sanatçı duruşu ile kendini ispatlamış bunun yanında kendisine ait fanatik hayran kitleleri oluşturmuştur. Zamanın en büyük sanatçıları ve bestekârlarının şarkılarını büyük bir ustalıkla hayata geçirmiş ama nankör insanlar şimdi bunlardan hiç bahsetmemektedirler. (Neden Saçların Beyazlamış Arkadaş,Deli Gibi Sevdim, Sevemedim Karagözlüm, Esrarlı Gözler, İçiyorsam Sebebi var, Sorma Arkadaşım, Beterin Beteri var, Sensiz İstemem ve daha bir çok şarkı) Hüseyin Altın ile dinleyiciye ilk olarak ulaşmıştır. Şimdi yeni yeni çıkarıp kendilerine mal edenler, bir kere bile bu sanatçının adından bahsetme gereği göstermemiştir. Zamanın en büyük Gece Klüplerinin aranan sanatçısı olan Hüseyin Altın’a, Orhan Gencebay gibi bir virtüöz bile Sevemedim Karagözlüm Şarkısını İlk söylediği zaman, Hüseyin Altın’ın arkasında Saz çalmıştır. Amma gelin görün ki ucuz bahanelerle gündeme gelmek için bir sürü rezilliği kendi ve aile yapısı kaldırmadığından bir türlü medyaya malzeme vermemiş ve dolayısıyla medyatik olamamıştır. Buda onun gündem de olmasını mümkün kılmamıştır.
Hüseyin ALTIN evli ve üç çocuk babasıdır. Bir kızı (Hilal) ve iki oğlu (Armağan ve Cem) olan sanatçı ; küçük oğlunun (Cem) rahatsızlığı nedeniyle bayağı bir ekonomik sıkıntı çekmiş ve sonunda kendi imkânları ve TGRT televizyonunun (Kezbanın Günlüğü) sponsorluk katkıları sayesinde çocuğunun ameliyatını gerçekleştirmiş olup, küçük Cem’in sağlığına kavuşması sağlanmıştır. Bu arada Mehmet Ali Erbil ve İbrahim Tatlıses gibi sanatçılar da programlarına çağırmış ve o kötü günlerde manevi ve maddi destekte bulunmuşlardır.
Arabesk Müziğin Emektarlarından olan sanatçının müzikal bilgi ve birikimi de üst düzeyde olup; sözü ve müziği kendisine ait olan onlarca şarkısının yanı sıra bu şarkıların düzenlemelerini, aranjörlüğünü ve çoğu Albümünün müzik yönetmenliğini de kendisi yapmıştır. Ayrıca Beyaz perdede de birkaç filmi olduğu ve bu filmlerinde zamanın en usta isimlerinin de yer aldığı bilinmektedir. (Hor Görme Garibi, Dertlerin Sahibi, Bahtı Karalı vb.)
da sevdiğimiz bir çok özellikler vardır. Bunlar sırası ile Efendiliği, Sanat Gücü, şarkılarının çoğunun sözlerini kendisi yazması ve yine kendisinin bestelemesi, sesinin güzelliği ve yaptığı müzik vb.
Hüseyin ALTIN’ın belli bir dinleyici kitlesinin olması yüzünden ve yapımcıların küçük düşünmesi yüzünden daha çok kitleye hitap etmesi mümkün olmamıştır. Ama kalıplaşmış olan dinleyici kitlesi bile Hüseyin Altın’ın orijinal albümlerini alıp ona yardımcı olsalar yeter. Bu yüzden Mümkün olduğu kadarıyla Sevdiğimiz sanatçının orijinal ve yasal bandrollü albümlerini almakta yarar var. Eğer Bir daha bu büyük sanatçının albüm yapabilmesi isteniyorsa; buna ihtiyaç var.