- DEYİMLER VE ANLAMI

DEYİMLER VE ANLAMI

Ağız aramak

Bir kimseyi başka yönde konuşturarak, onun diğer konularda düşündüklerini bildiklerini ustaca öğrenmek.

Ağız dil vermemek

Hiç konuşamamak. Ağır hasta olduğu için konuşamamak. Sır vermemek.

Ağız kalabalığı

Konu ile ilgisi olmayan, gereksiz boş sözler.

Ağız tadı

Toplum içinde birbirine uyum sağlayarak iyi geçinme, huzurlu olma.

Ağlama ölü için, ağla deli için

Bir kimse eğer ölmüşse onun için belli bir zaman ağlanılır yas tutulur. Zaman geçtikçe acılar hafifler çok azalır. Ama deli öyle değildir. Her zaman gözümüzün önündedir. İç parçalayıcı durumu bizim tarafımızdan olduğu gibi herkes tarafından da görülüp bilinmektedir. İşte esas üzülecek ve ağlanacak durum bu delinin durumudur.

Ağlamayan çocuğa meme vermezler

Toplumda her kişi hakkını istemeyi bilmelidir. Hakkı olduğu halde uygun bir şekilde istemesini bilmeyen kişiye hakkını vermezler. Her kişi her zaman hakkını aramayı bilmelidir.

Ağlarsa anam ağlar, gayrisi yalan ağlar

İnsanın başına kötü bir durum gelirse etrafında bulunanlar üzülürler, veya üzülmüş gibi görünürler. Bu toplum kurallarının gereğidir. Ancak bu acıyı kişinin kendisi kadar gönülden hisseden her şeyini borçlu olduğu annesidir. Hele de ölüm. Bu acı annenin kalbinde sonsuza kadar kapanmayan bir yara olarak sürer gider.

Ağlatan gülmez

Başkalarına kötülük yapan kimselerin yaptıkları kötülükler kendisine döner. Sonunda o da ağlar.

Ağlayanın malı gülene hayır etmez

- dım zanneden bu kişiler büyük zarara uğrar, varlıklarını kaybederler. Malı alınan kimsenin ahi, malı alanı perişan eder.

Ağrımayan başını derde sokmak

Hiç gereği yokken, sıkıntılı ve zor bir işe girmek.

Ağrısız baş mezarda gerek

Dünya üzerinde yaşayan herkesin küçük veya büyük bir derdi olur. Derdi olmayan kimse yoktur. Bütün dertler ancak ölüm ile sona erer.

Ağustosta suya girsem balta kesmez buz olur

Kişi hayatta talihli, şanslı olmalıdır. Kişinin şansı yoksa her işinde başarısızlık onu bekler. Başarılı olmasına, büyük işler başarmasına imkân yoktur.

Ağzı açık ayran delisi

Ne yaptığı belli olmayan, amaçsız, sersem bir şekilde dolaşan.

Ağzı bir karış açık kalmak

Çok şaşırmak. Şaşırıp kalmak. Hayret içinde kalmak.

Ağzı kalabalık

Boş konuşan. Anlamlı anlamsız konuşan.

Ağzı kulaklarına varmak

Pek çok sevinmek, mutluluğunu yüzünde belli etmek.

Ağzı sulanmak

Çok istemek, imrenmek. Arzu etmek.

Ağzı süt kokmak

Çok tecrübesiz olmak. Çok genç ve tecrübeden yoksun olmak.

Ağzı var dili yok

Sakin, sessiz, çok az konuşan. Yerinde bile olsa çok konuşmayan.

Ağzına baktırmak

Güzel ve etkili konuşmasıyla herkesi kendi ile ilgili hâle getirmek. Kendini dinletmek.
DEVAMI 1-2-3-4-5-6-7